Zümer Sûresi 22 - 31. Ayetler
22. O kimse ki, Allah onun göğsünü İslâmiyet için genişletmişte o Rabbinden bir nur üzere bulunmaktadır. O, hiç kalpleri kararmış kimseler gibi midir? Artık Allah’ın zikrinden kalpleri kaskatı kesilmiş olanların vay hallerine! İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.
23. Allah sözün en güzelini, âyetleri birbirine benzer ve ikişer ikişer olarak bir kitap halinde indirdi. Rablerinden korkanların derileri ondan ürperir, sonra derileri ve kalpleri Allah’ın zikrine yumuşar. O Kur'an Allah'ın bir hidayet rehberidir. Allah onunla dilediğini hidayete kavuşturur ve her kimi ki, Allah sapıklığa düşürür, artık onun için bir yol gösterici yoktur.
24. Kıyamet günü azabın en şiddetlisinden yüzü ile kendisini koruyan kimse ve zalimler için; kazandığınız şeyi tadın denilmiş olduğu vakit bunlar o azaptan emin olanlar gibi midirler?
25. Onlardan öncekiler yalanladılar, sonra onlara azap hiç hatırlarına gelmeyen bir taraftan geliverdi.
26. Artık Allah, onlara dünya hayatında rezilliği tattırdı ve elbette ki, ahiret azabı daha büyüktür, eğer bilen kimseler olsalardı, elbette öyle yalanlamaya cür'et edemezlerdi.
27. Andolsun ki, insanlar için bu Kur'an'da misâlin her türlüsünden zikrettik, gerek ki onlar iyi düşünsünler.
28. Bir eğriliği olmayan Arabca bir Kur'an ki, belki sakınırlar.
29. Allah bir misâl olarak vermiştir, bir erkeği ki, onda çekişip duran ortaklar vardır. Ve bir adam ki, yalnızca bir adama âittir. Bunların ikisi hâl ve durum itibariyle birbirine eşit olabilirler mi? Hamd Allah'a mahsustur. Fakat onların çokları bilmezler.
30. Şüphe yok ki, sen öleceksin ve muhakkak ki, onlar da öleceklerdir.
31. Sonra muhakkak ki, sizler kıyamet günü Rabbinizin huzurunda davalaşacaksınız.