Zâriyat Sûresi 31 - 51. Ayetler
32. O melekler de dediler ki: Şüphe yok, biz günâhkâr olan bir kavme gönderildik.
33. Onların üzerlerine çamurdan taşlar yağdırmak için.
34. Aşırı gidenler için Rabbin katında İsaretlenmiş olarak o taşlar atılacaktır.
35. Artık orada bulunan müminlerden kim var ise çıkardık.
36. Fakat orada Müslümanlardan bir ev halkından başka bulmadık.
37. Ve pek acıklı azabtan korkacaklar için orada bir işâret bıraktık.
38. Mûsa'da da onun kıssasında da ibret vardır o vakit ki: Onu Firavun'a apaçık bir delil ile gönderdik.
39. Firavun hemen bütün kuvvetiyle yüz çevirdi ve dedi ki: O, bir büyücüdür veya bir delidir.
40. Artık O’nu da, ordularını da yakaladık, hemen onları denize atıverdik. Ve O, kınanacak şeyleri yaparken öyle bir felâkete uğramış oldu.
41. Ve Âd kavminin kıssasında da ibret vardır o vakit ki, onların üzerlerine fâidesiz, zararlı rüzgârı gönderdik.
42. Üzerine her uğradığı şeyi bırakmıyordu, illâ ki, onu çürümüş bir gül gibi kılmış oluyordu.
43. Semud'da da onun kıssasında da ibret vardır o vakit onlara denilmişti ki: Bir zamana kadar fâidelenin.
44. Onlar ise Rab'lerinin emrine uymaktan kaçındılar, artık onları bakar oldukları hâlde yıldırım yakaladı.
45. Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
46. Nûh kavmini de evvelce helâk ettik şüphe yok ki, onlar yoldan çıkmış bir toplum idiler.
47. Ve göğü bir kuvvetle binâ ettik ve şüphe yok ki, biz elbette kadirleriz.
48. Yeri de döşedik. (Bak) ne güzel döşeyiciyiz!
49. Ve herşeyden iki çift yarattık. Tâki, düşünesiniz.
50. Artık Allah'a kaçın, şüphe yok ki, ben sizin için onun tarafından apaçık bir korkutucuyum.
51. Ve Allah ile beraber başka bir ilâh edinmeyin. Muhakkak ki, ben sizin için ondan apaçık bir korkutucuyum.