Yûsuf Sûresi 79 - 86. Ayetler
79. Dedi ki: "Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını tutmamızdan Allah'a sığınırız. Çünkü biz o takdirde zulmetmiş oluruz."
80. Ondan ümitlerini kestikleri zaman fısıldayarak (bir kenara) çekildiler. Büyükleri dedi ki: "Babanızın sizden Allah adına bir söz almış olduğunu, bundan önce de Yusuf hakkında ettiğiniz kusuru bilmiyor musunuz? Artık ben buradan ayrılmam, ta babam bana izin verinceye veya Allah hakkımda bir hüküm tayin edinceye kadar ki O hükmedenlerin en hayırlısıdır."
81. Siz dönün ve babanıza deyin ki: "Ey bizim babamız! İnan oğlun hırsızlık etti. Biz ancak bildiğimize şahitlik ediyoruz, yoksa gaybın kollayıcıları değiliz."
82. "Hem bulunduğumuz şehir halkına sor, hem de içinde geldiğimiz kafileye! Ve emin ol ki, biz gerçekten doğru söylüyoruz."
83. (Babaları) "Yok" dedi; "nefsiniz sizi böyle bir işe sürüklemiş. Artık bana düşen güzel bir sabırdır. Umulur ki yakında Allah onların hepsini bana getirir. Gerçekten O bilendir, hikmet sahibidir."
84. Ve onlardan yüzünü çevirdi, "Ah Yusuf‘um ah!" dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü; artık yutkunuyor, yutkunuyordu.
85. (Oğulları) "Allah'a andolsun ki, hâlâ Yusuf'u arayıp duruyorsun, sonunda kederden eriyeceksin veya helak olanlara karışacaksın!" dediler.
86. (Yakup:) "Ben dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü ancak Allah'a şikayet ederim ve Allah'tan vahiy yoluyla sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim" dedi.