Nûr Sûresi 37 - 43. Ayetler
37. Ne ticaret ne de alışveriş kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan, zekât vermekten alıkoyamaz, kalplerin ve gözlerin kıvranacağı günden korkarlar.
38. Çünkü Allah, kendilerini işledikleri amellerin en güzeli ile mükâfatlandıracak, onlara lütfundan fazlasını verecektir. Allah, dilediğine hesapsız rızık verir.
39. İnkâr edenlerin amelleri ise, engin çöldeki serap gibidir. Susayan onu bir su sanır. Nihayet yanına vardığı zaman onu bir şey bulmaz da, yanında Allah'ı bulur. O da onun hesabını tamamıyla görür. Allah, hesabı çok çabuk görendir.
40. Yahut kâfirlerin amelleri derin bir denizdeki karanlık gibidir, onu dalga üstüne dalga kaplıyor; üstünde de bir bulut! Birbiri üstüne karanlıklar, elini çıkardığı zaman onu görme ihtimali bile yoktur; her kime de Allah bir nûr vermemişse, artık onun için hiç bir nur yoktur.
41. Baksana, gerçekten göklerde ve yerdeki kimseler ve o kanat çırpıp süzülen, dizilen kuşlar hep Allah'ı tesbih ediyor. Her biri kendi duasını ve tesbihini şüphesiz bilmiştir. Allah da onlar ne yapıyorlarsa hep biliyor.
42. Bütün göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır; hem bütün gidiş O'nadır.
43. Baksana şu gerçeğe, Allah bir bulut sevkediyor, sonra onun arasını birleştiriyor, sonra onu yoğunlaştırıyor da aralarından yağmurun çıktığını görüyorsun. Bir de gökten, ondaki dağlardan (dağlar büyüklüğünde bulutlardan) dolu indirir ve onu dilediğine isabet ettirir, dilediğinden de onu uzak tutar. Şimşeğinin parıltısı neredeyse gözlerini alıverecek.