Şuarâ Sûresi 40 - 60. Ayetler

40.   Umulur ki, biz de sihirbazlara tâbi oluruz, eğer galip olanlar, onların kendileri olmuş olursa.

41.   Vaktaki sihirbazlar geldi, Firavun'a dediler ki: Eğer galip olanlar bizler olursak bizim için mutlaka bir mükâfat var mı?

42.   Firavun da dedi ki: Evet... Ve o vakit elbette siz, en yakın kimselerden olacaksınız.

43.   Musa onlara dediki: Siz ne atacaksanız atıveriniz.

44.   Hemen iplerini ve sopalarını atıverdiler ve dediler ki: Firavun'un kudreti hakkı için şüphe yok ki, elbette biz galip olanlarız.

45.   Bunu müteakip Musa da âsasını bırakıverdi, hemen o zaman o, onların uydurdukları şeyleri süratle yutar oldu.

46.   Sihirbazlar, hemen secde ediciler olarak yere atıldılar.

47.   Dediler ki: Alemlerin Rabbine iman ettik.

48.   Musa'nın ve Harun'un Rabbine.

49.   Firavun" dediki: Ben size izin vermeden evvel siz ona iman ettiniz, şüphesiz ki, o size sihri öğretmiş olan büyüğünüzdür. Artık yakında bileceksiniz, elbette ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlanmasına kestireceğim ve muhakkak ki, sizi toplu bir halde astıracağım.

50.   O iman edenler de dediler ki: Zararı yok, şüphesiz ki, biz Rabbimize dönücüleriz.

51.   Biz müminlerin evveli olduğumuzdan dolayı bizim için hatalarımızı Rabbimizin bağışlayacağını ümid ederiz.

52.   Ve Musa'ya vahiy ettik ki, Kullarım ile beraber geceleyin yürü. Çünkü, siz şüphesiz ki takibe dileceksiniz.

53.   Artık Firavun şehirlere asker toplayıcılar gönderdi.

54.   Şöyle diyor ki: Şüphe yok, onlar İsrailoğulları az kimselerden ibaret bir topluluktur.

55.   Ve muhakkak ki, onlar bizi elbette çok öfkelendirmekte bulunan kimselerdir.

56.   Ve şüphe yok ki, bizler elbette pek uyanık bir cemiyetiz.

57.   Cenab-ı Hak da buyuruyor ki: Artık biz onları bahçelerden, ırmaklardan çıkardık.

58.   Ve hâzinelerden ve nimet dolu bir makamdan mahrum bıraktık.

59.   İşte böyle oldu! Ve bunları bu nimetleri İsrailoğullarına miras kıldık.

60.   Derken Firavun ile kuvvetleri güneş henüz parlamaya başlamış iken onların İsrailoğullarının arkalarına düştüler.