Kıyâme Sûresi 20 - 40. Ayetler

20.   Yok, yok... Siz acele olanı seversiniz.

21.   Ve âhireti bırakıverirsiniz.

22.   O gün de bir takım yüzler parıldayacaktır.

23.   Rab'lerine bakacaklardır.

24.   Bir kısım yüzler de o gün pek ekşi bir haldedir.

25.   Sanır ki: Ona bel kemiklerini kıracak bir muamele yapılacaktır.

26.   Hayır hayır... Vaktâ ki, can köprücük kemiğine dayanır.

27.   Ve denilmiş olur ki: Tedavi edebilecek kim var!

28.   Ve onun şüphesiz bir ayrılış olduğunu sanmış bulunacaktır.

29.   Ve bacak da bacağa dolaşmış olacaktır.

30.   O günde sevk olunmak, yalnız Rabbinedir.

31.   Fakat ne tasdik etti ve ne de namaz kıldı.

32.   Velâkin yalanladı ve yüz çevirdi.

33.   Sonra da âilesinin yanına böbürlene böbürlene gitti.

34.   Vay sana! Vay sana!

35.   Sonra yine vay sana! Vay sana.

36.   İnsan sanır mı ki: Başı boş bırakılacaktır.?

37.   O dökülen meniden bir damla su değil mi idi?

38.   Sonra bir kan pıhtısı oldu, artık Allah onu yarattı, sonra da azasım düzeltti.

39.   Sonra ondan erkek ve dişi iki sınıfı var kıldı.

40.   Artık o Yüce Yaratıcı ölüleri diriltmeye kadir değil midir? elbette kadirdi, İnandık...