Kâmer Sûresi 28 - 49. Ayetler
28. Ve onlara haber ver ki: Muhakkak su, onların aralarında taksimlidir, her bir içiş için nöbetinde sahibi hazır bulunmuş olacaktır.
29. Arkadaşlarını çağırdılar, o da (bundan cür'et alarak) kılıcını kaptı ve deveyi kesti.
30. O hâlde nasıl olmuş oldu azabım ve tehdidim?
31. Muhakkak ki, onların üzerlerine bir gürültü gönderdik, artık onlar ağıla konmuş kuru ot gibi oldular.
32. And olsun ki, biz Kur'an ı düşünülmek için kolaylaştırdık. Fakat düşünen var mı?
33. Lût kavmi korkutucuları tekzîb etti.
34. Şüphe yok ki, biz onların üzerlerine bir şiddetli rüzgâr gönderdik, Lût'un âilesi ise müstesnâ, onları bir seher vakti kurtardık.
35. Bizim tarafımızdan bir nimet olarak, işte şükredenleri öylece mükâfatlandırırız.
36. Celâlim hakkı için onları satvetimizin şiddetiyle korkutmuş idi. Fakat onlar, bu korkutuş ile şek ve şüphede bulundular onu tasdik etmediler.
37. And olsun ki, o mİsafirlerinden dolayı O’ndan istekte bulunmuşlardı. Artık biz de onların gözlerini silip kör ettik, haydin azabımı ve tehditlerimi tadın, deyiverdik.
38. And olsun ki, onlar sabahleyin erkenden bir daimî azap yakaladı.
39. Artık azabım ve tehditlerimi tadın dedik.
40. Yemin olsun ki, biz Kur'an ı düşünülmek için kolaylaştırdık, fakat düşünen var mı?
41. Celâlim hakkı için Fîr'avun'un kavmine korkutucular gelmişti.
42. Ayetlerimizin hepsini de tekzîb ettiler, artık biz de onları bir güçlü azizin yakalamasıyla yakaladık.
43. Sizin kâfirleriniz, onlardan hayırlı mıdır? Yoksa sizin için kitapta bir beraat mı vardır?
44. Yoksa biz yardımlaşır intikamımızı alabilir bir cemaatiz mi? diyorlar?
45. O cemiyet muhakkak ki, yakında bozulacak ve arkalarını çevireceklerdir.
46. Hayır. Onlara asıl vaadolunan kıyamettir, o kıyamet ise daha dehşetlidir ve daha acıdır.
47. Şüphe yok ki, günâhkârlar, bir sapıklık ve çılgın âteşler içindedirler.
48. O günde ki, yüzleri üzerine o âteş içinde sürükleneceklerdir. Ve kendilerine tadın cehennemin dokunuşunu denilecektir.
49. Muhakkak ki, biz her şeyi bir kader muayyen bir ölçü ile yarattık.