Fâtır Sûresi 39 - 44. Ayetler

39.   O, O Yüce zat dır ki, sizi yeryüzünde halifeler kıldı. Artık kim kâfir olursa küfrü kendi aleyhinedir ve kâfirlere küfrlerî Rablerinin katında gazaptan başka birşey arttırmaz ve kâfirleri küfrü, kendilerine ziyandan başka birşey getirmez.

40.   Deki: Gördünüz mü? Allah'tan başka kendilerine ibâdet ettiğiniz ortaklarınızı! Bana gösteriniz, yerden neyi yaratmışlardır? Yoksa onlar için göklerde bir ortaklık var mıdır? Yoksa onlara bir kitap vermişiz de, artık onlar, ondan bir delil üzerine mi bulunuyorlar? Hayır o zalimlerin bazısı bazısına aldatmadan başka bir vaadde bulunmazlar.

41.   Şüphe yok ki, Allah, gökleri ve yeri nizamları bozulmasın diye tutup koruyor. Ve andolsun ki, eğer onların nizamları bozulacak olsa, ondan sonra onları hiçbir kimse tutamaz. Muhakkak ki, O halimdir, çok bağışlayıcıdır.

42.   Ve Allah'a en kuvvetli yeminleriyle yemin ettiler ki, eğer onlara bir korkutucu Peygamber gelecek olursa elbette ki, kendileri herhangi bir ümmetten daha fazla hidayete ermiş olacaklardır. Ne zaman ki, kendilerine bir korkutucu geldi, onlara nefretten başka birşey arttırmış olmadı.

43.   Bu da yerde böbürlenmekten ve kötü tuzaklar kurmaktan doğmuştur ve kötü bir tuzak, kendi ehlinden başkasına ârız olmaz. O halde evvelkilerin kanunundan başka ne bekliyorlar? Artık sen Allah’ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. Ve Allah’ın sünnetinde bir sapma da bulamazsın.

44.   Yeryüzünde hiç dolaşıp da bakmazlar mı ki, kendilerinden evvelkilerin âkibetleri nasıl olmuştur. Halbuki, onlar, bunlardan kuvvetçe daha şiddetli idiler. Ve Allah'ı ne göklerde ve ne de yerde hiçbir şey âciz bırakamaz. Şüphe yok ki, O, bilendir, güçlüdür.