Bakara Sûresi 164 - 169. Ayetler

164. Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında, gece ile gündüzün birbirini takibinde. İnsanlara faydalı olan şeyler ile denizde akıp giden gemilerde ve Allah’ın semadan indirip onunla yeryüzüne ölümünden sonra hayat verdiği suda ve yeryüzünde her nevi hayat sahibi mahlukatı yaymasında, rüzgârların değiştirilmesinde ve gök ile yer arasında emre hazır olan bulutta düşünen bir kavm için elbette nice alâmetler vardır.

165. Ve insanlardan öyleleri vardır ki Allah'tan başkalarını Allah'a denk tanrılar ederler. Onları Allah'ı sever gibi severler. Mü'minlerin ise Allah Teâlâ'ya muhabbetleri daha ziyadedir. Eğer zulüm edenler azabı görecekleri zaman bütün kuvvetin Allah'a mahsus olduğunu ve hakikaten Allah’ın azabının şiddetli bulunduğunu görüp anlasalar ne kadar nadim ve pişman olacaklardır.

166. O vakit o kendilerine uyulmuş kimseler o uyan şahıslardan uzaklaşacaklar ve azabı görmüş olacaklar. Ve aralarındaki bağlar kesilmiş bulunacaktır.

167. Ve o uyanlar diyeceklerdir ki: Eğer bizim için bir kere dünyaya dönüş olsa biz de onlardan uzaklaşırız, onlar bizden uzaklaştıkları gibi. İşte Allah Teâlâ onlar amellerini üzerlerine pişmanlıklar halinde gösterecektir. Ve onlar ateşten çıkacak kimseler de değildir.

168. Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerden helâl, tertemiz olanlarını yiyiniz. Ve şeytanın adımlarına tâbi olmayınız. Şüphe yok ki o sizin için pek açık bir düşmandır.

169. O sözlere ancak çirkin, pek murdar şeyleri emreder. Ve Allah'a karşı bilmedikleriniz şeyleri söylemenizi emreder.