Ahzâb Sûresi 16 - 22. Ayetler

16.   De ki: Eğer ölümden veya öldürülmekten firar ederseniz, o firar size asla fâide vermez. Ve o vakit pek azdan başka istifâde ettirilmezsiniz.

17.   De ki: Sizin için bir fenalık dilerse veya sizin için bir rahmet dilerse sizi Allah'tan saklayacak olan kimdir? Ve onlar kendileri için Allah'tan başka bir veli ve bir yardımcı bulamazlar.

18.   Muhakkak ki, Allah içinizden sizi geri bırakanları ve kardeşlerine: Bize gelin, diyenleri bilir. Halbuki onlar savaşa gelmezler, bir azı müstesnâ!

19.   Size karşı pek cimridirler. Sonra korku gelince onları görecek olursun ki, sana bakıveriyorlar, ölümden üstüne baygınlık çökmüş kimse gibi gözleri döner bir hâlde bulunur. Vaktaki, korku gitmiş olur, hayra karşı cimriler olarak keskin keskin dilleriyle size şiddetli sözler söylerler. İşte onlar imân etmediler. Artık Allah da onların amellerini mahvetmiştir ve bu, Allah'a göre kolay olmuştur.

20.   Sanırlar ki, düşman orduları gitmemiştir. Ve eğer o ordular gelecek olsa arzu ederlerdi ki: Çölde bedeviler içinde bulunup size âit haberleri soruversinler. Ve eğer sizin aranızda bulunacak olsalar, pek azdan başka savaşta bulunmazlar.

21.   Andolsun ki, sizin için Rasûlullah'da bir güzel örnek vardır, Allah'ı ve ahiret gününü uman ve Allah'ı çokça zikireden zât için.

22.   Vaktaki, müminler, orduları gördüler, dediler ki: Bu, bize Allah'ın ve onun Resulunun vaadettiğidir ve Allah ve Resûlu doğru buyurmuştur. Ve onlar için başka değil, imânı ve teslimiyeti arttırmış oldu.