Yûnus Sûresi 26 - 33. Ayetler

26.   Güzel davrananlara daha güzel karşılık, bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir kara leke bulaşır, ne de bir horluk gelir. İşte onlar cennet ehlidirler. Ve onlar orada ebedi kalacaklardır.

27.   Kötülük, kazananlara gelince, kötülüğün cezası misli iledir. Onları bir zillet kaplar, kendilerini Allah'tan kurtaracak kimse yoktur; yüzleri sanki geceden parçalara bürünmüş, kapkaranlıktır. Onlar cehennem ehlidirler, orada ebedi kalacaklardır.

28.   O gün hepsini mahşere toplayacağız, sonra şirk koşanlara: "Yerinizden ayrılmayın; siz de  ortak koştuklarınız da!" diyeceğiz. Artık aralarını açmışızdır. Ortak koştukları (putlar) şöyle derler: "Siz bize tapmıyordunuz!"

29.   "Şimdi sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter, doğrusu sizin ibadetinizden bizim kesinlikle haberimiz yoktu!"

30.   İşte burada herkes geçmişte yaptığını karşısında bulur. Onlar gerçek sahipleri olan Allah'a döndürülmüş ve uydurdukları şeyler (batıl tanrıları) kendilerinden kaybolup uzaklaşmıştır.

31.   De ki: Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Ya o kulak ve gözler kimin mülküdür? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşi kim idare ediyor? Derhal diyecekler ki: "Allah", de ki: "O halde sakınmaz mısınız?"

32.   İşte o Allah, sizin gerçek Rabbiniz'dir. Haktan (ayrıldıktan) sonra sapıklıktan başka ne vardır? O halde nasıl (sapıklığa) çevriliyorsunuz?

33.   Böylece büsbütün yoldan çıkmış fasıklar hakkında Rabbinin "artık onlar iman etmezler" sözü gerçekleşmiş oldu.