Neml Sûresi 14 - 22. Ayetler
14. Kendileri de yakînen inandıkları halde zulüm ve kibirden dolayı inkar ettiler; fakat bak, o bozguncuların akıbeti nasıl oldu?
15. Andolsun Davud'a ve Süleyman'a bir ilim verdik. İkisi de: "Bizi, mü'min kullarının birçoğundan üstün kılan Allah'a hamd dolsun" dediler.
16. Ve Süleyman Davud'a varis olup: "Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi, hem bize her şeyden nasip verildi. Şüphesiz ki bu apaçık bir lütuftur" dedi.
17. Hem Süleyman'a, cinlerden, insanlardan, kuşlardan ordular toplandı, bunların hepsi düzenli olarak sevkediliyordu.
18. Hatta karınca deresine vardıklarında bir karınca şöyle dedi: "Ey karıncalar! Haydin yuvalarınıza girin, Süleyman ve ordusu sizi fark etmeyerek kırıp geçirmesin."
19. O da, bunun sözünden dolayı gülercesine tebessüm etti ve dedi ki: "Ey Rabbim! Beni nefsime hakim kıl ki, bana ve ana-babama ihsan ettiğin nimetine şükredeyim ve razı olacağın iyi bir amel yapayım ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat."
20. Bir de Süleyman kuşları denetledi ve şöyle dedi: "Bana ne oluyor Hüdhüd'ü göremiyorum? Yoksa kayıplara mı karıştı?"
21. "Elbette onu şiddetli bir azapla azaplandırırım veya boynunu keserim, yahut da bana (mazeretini gösteren) açık, kuvvetli bir delil getirir."
22. Derken bekledi, çok geçmeden geldi ve dedi ki: "Ben senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den sağlam (önemli) bir haber getirdim."