Mü'minûn Sûresi 43 - 59. Ayetler

43.   Hiçbir ümmet, ecelini öne alamaz, erteleyemez.

44.   Sonra ardı ardına peygamberlerimizi gönderdik. Her hangi bir ümmete peygamberi geldikçe onu yalanladılar; biz de onları birbiri ardından yuvarladık ve hepsini birer efsane yaptık. Artık iman etmeyen kavim defolsun.

45.   Sonra bir takım âyetlerimizi ve açık bir fermanla Musa'yı ve kardeşi Harun'u gönderdik.

46.   Onları, Firavun ve ileri gelenlerine gönderdik. Onlar ise kibirlerine yediremediler. Çünkü onlar dik başlı bir kavim idiler.

47.   Onun için dediler ki: "Biz bizim gibi iki beşere iman mı ederiz? Ayrıca onların kavmi bize kölelik ediyor."

48.   Bu suretle onları yalanladılar ve neticede helâk edilenlerden oldular.

49.   Andolsun, diğerleri doğru yolu tutabilsinler diye Musa'ya o kitabı verdik.

50.   Meryem oğlunu ve annesini bir kudretimize ayet kıldık ve ikisini yerleşmeye elverişli, temiz ve sulu olan bir tepeye yerleştirdik.

51.   "Ey Peygamberler! Helal ve temiz şeylerden yeyin ve güzel işler yapın; çünkü ben ne yaparsanız tamamen bilirim."

52.   "İşte bu insanlar bir tek ümmet olarak sizin ümmetinizdir; Rabbiniz de benim. Artık hep benden sakının" denildi.

53.   Derken insanlar, aralarındaki işlerini parça parça böldüler. Her grup kendilerindekine güveniyor, onunla böbürleniyor.

54.   Şimdi sen, onları bir zamana kadar dalgınlıkları içinde bırak.

55.   Kendilerine verdiğimiz mal ve çocuk ile sanıyorlar mı ki;

56.   Gerçekten onların hayrına koşuyoruz? Hayır, onlar işin farkında değiller.

57.   Şüphesiz Rablerinin korkusundan titreyenler,

58.   Rablerinin âyetlerine iman edenler,

59.   Rablerine hiç şirk koşmayanlar,