Kehf Sûresi 62 - 74. Ayetler

62.   Bu suretle buluşma yerini geçtiklerinde (Musa), genç adamına: "Kuşluk yemeğimizi getir. Gerçekten biz bu yolculuğumuzdan dolayı yorgun düştük" dedi.

63.   (Genç adam:) "Gördün mü!" dedi; "kayaya sığındığımız zaman, doğrusu ben balığı unuttum. Bana onu hatırlamamı kuşkusuz şeytan unutturdu. O, acaib bir şekilde denizdeki yolunu tutmuştu."

64.   (Musa:) "İşte" dedi; "aradığımız o ya!" Bunun üzerine izlerini takip ederek geri döndüler.

65.   Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan bir ilim (ilmi ledûn) öğretmiştik.

66.   Musa ona: "Öğretildiğin ilimden bana, doğru yolu bulmama yardım edecek bir bilgi öğretmen için sana tâbi olabilir miyim?" dedi.

67.   Dedi ki: "Doğrusu sen, benimle sabredemezsin."

68.   "Aklının almadığı şeye nasıl sabredeceksin?"

69.   (Musa) dedi ki: "İnşallah, beni sabırlı bulacaksın ve senin hiç bir emrine asi olmam."

70.   Dedi ki: "O halde, eğer bana tâbi olacaksan, hiçbir şey hakkında bana soru sorma, tâ ki ben sana o konudan söz edinceye kadar."

71.   Bunun üzerine ikisi gittiler. Nihayet gemiye bindiklerinde tuttu gemiyi yaraladı. (Musa:) "A!" dedi; "Yolcularını boğmak için mi onu yaraladın? Gerçekten müthiş bir şey yaptın!"

72.   Dedi ki: "Sen benimle beraber sabredemezsin, demedim mi?"

73.   (Musa:) "Beni unuttuğum şeyden dolayı sorgulama ve bana bu işimden dolayı güçlük çıkarma!" dedi.

74.   Yine gittiler, nihayet bir çocuğa rastladılar; tuttu onu öldürüverdi. (Musa) "Â!" dedi; "Tertemiz bir canı, bir can karşılığı kısasen olmaksızın öldürdün mü? Gerçekten çok kötü bir şey yaptın!"