Kâf Sûresi 16 - 35. Ayetler
16. Andolsun ki, insanı biz yarattık ve nefsinin onu ne ile vesveseye düşürdüğünü biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınızdır.
17. Unutma ki, biri sağdan, biri soldan oturmuş iki zabıt memuru onun yaptıklarını zaptediyorlar.
18. İnsan, her ne söz atarsa mutlaka yanında hazır bir gözcü vardır.
19. Bir gün ölüm sarhoşluğu gerçek olarak geldiğinde: "İşte o, senin kaçıp durduğun şeydir!" (denir).
20. Sûr'a üfürülür. İşte o, geleceği vâ'dedilen gündür.
21. O gün, Rabbinin huzuruna herkes gelir; beraberinde bir sevk memuru ve bir şahit vardır.
22. Ona, "Andolsun, sen bundan gaflette idin, şimdi senden perdeni açtık, artık, bugün gözün keskindir!" (denir).
23. Ve arkadaşı melek der ki: "İşte bu, yanımda hazır bulunan şeylerdir."
24. Allah, buyuruyor ki; Atın atın cehenneme her nankör, inatçıyı,
25. Hayra engel, saldırgan, şüpheciyi,
26. Kâfiri ki, Allah'ın yanında başka bir ilâh tutmuştur. Haydin ikiniz bir atın onu şiddetli azap içine!
27. Arkadaşı şeytan der ki: "Ey Rabbimiz! Onu ben azdırmadım. Fakat kendisi haktan uzak bir sapıklık içindeydi."
28. (Allah) buyurur ki: "Huzurumda çekişmeyin, ben size azabıma dair önceden uyarı göndermiştim!"
29. Benim katımda söz değiştirilmez ve ben kullara asla zulmedici değilim.
30. O gün cehenneme "Doldun mu?" diyeceğiz. O da: "Daha fazla var mı?" diyecek
31. Cennet de takvâ sahiplerine uzak uzak olmayarak, yaklaştırılmış bulunacak.
32. İşte bu, size vâ'dedilen (cennet)! Her bir tevbekar, vazifesine riayetkar olan,
33. Görmediği halde Rahmân'dan korkan ve Allah'a yönelmiş bir kalp ile gelen kimselere mahsustur, denilir.
34. Girin oraya selam ile, işte bu, ebedîlik günüdür, dönemidir.
35. Orada onlara ne isterlerse vardır. Bizim katımızda ise fazlası vardır.