İbrâhim Sûresi 34 - 42. Ayetler
34. Hem size istediğiniz şeylerin hepsinden verdi; öyle ki Allah'ın nimetini saysanız onu (saymakla) bitiremezsiniz. Şüphesiz insan çok zalim, çok nankördür.
35. Hatırla ki İbrahim şöyle demişti: "Rabbim! Bu beldeyi (Mekke'yi) emin kıl, beni ve çocuklarımı putlara tapmaktan uzak bulundur!"
36. "Rabbim! Çünkü onlar (putlar) insanlardan birçoğunu şaşırttılar. Bundan böyle kim bana uyarsa, işte o bendendir. Kim de bana isyan ederse, artık sen bağışlayansın, esirgeyensin."
37. "Ey Rabbimiz! Ben, neslimden bir kısmını senin Beyt-i Harem'in (Kâbe'nin) yanında, ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim; Namazı dosdoğru kılsınlar diye (öyle yaptım). Bundan böyle insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meyledici kıl ve onları ürünlerden rızıklandır. Umulur ki şükrederler."
38. "Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen bizim gizlediklerimizi de, açığa vurduklarımızı da bilirsin. Ne yerde ne de gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz."
39. "Bana ihtiyarlık halimde İsmail'i ve İshak'ı ihsan eden Allah'a hamdolsun! Şüphe yok ki Rabbim duayı işitendir."
40. "Rabbim! Beni ve neslimi namazı devamlı kılanlardan eyle; ey Rabbimiz! Duamı kabul buyur!"
41. "Ey Rabbimiz! Hesabın yapılacağı gün, beni, ana-babamı ve müminleri bağışla!"
42. Resulüm bunları hatırla ve sakın Allah'ı zalimlerin yaptıklarından gafil sanma! Ancak onları, gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.