Zâriyât Sûresi 31 - 51. Ayetler
31. İbrâhim, “Peki ey elçiler! Sizin asıl göreviniz nedir?” dedi.
32. “Biz” dediler, “Günaha batmış bir topluluğa gönderildik;
33-34. Haddi aşanlar için rabbinin nezdinde işaretlenmiş balçıktan taşları üzerlerine yağdırmak üzere.”
35. Derken, orada bulunan müminleri çıkardık.
36. Zaten orada -bir hâne dışında- Allah’a teslim olmuş kimseler de bulamadık.
37. Ve orada, acı veren azaptan korkanlar için bir işaret bırakmış olduk.
38. Mûsâ’da da (ibretler var). Onu apaçık delillerle Firavun’a göndermiştik.
39. Firavun saltanatı sebebiyle ona karşı çıkmış ve “O, ya bir sihirbaz veya bir mecnundur” demişti.
40. Sonunda -(davranışlarıyla) kendini rezil etmiş olarak- onu ve askerlerini yakalayıp denize attık.
41. Âd kavminde de (ibretler var). Onlara silip süpüren rüzgârı göndermiştik.
42. Üzerinden geçtiği hiçbir şeyi bırakmıyor, kül edip savuruyordu.
43. Semûd’da da (ibretler var). Onlara, “Bir süreye kadar faydalanın bakalım!” denmişti.
44. Rablerinin buyruğuna uymayı kendilerine yediremediler. Bu yüzden, bakıp dururlarken onları yıldırım yakalayıverdi!
45. Yerlerinden bile kalkamadılar ve kimseden yardım da alamadılar.
46. Bunlardan önce yaşayan Nûh’un kavminde de (ibretler var). Çünkü onlar yoldan çıkmış bir topluluk idi.
47. Göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz biz genişletmekteyiz.
48. Yeri de biz döşedik; güzel de yaptık!
49. Her şeyden çift çift yarattık, inceden inceye düşünesiniz diye.
50. (Peygamber şöyle dedi:) “Şu halde Allah’a sığının. Şüphesiz ben sizin için O’nun tarafından apaçık bir uyarıcıyım.
51. Allah’ın yanında başka tanrı edinmeyin. Şüphesiz ben sizin için O’nun tarafından apaçık bir uyarıcıyım.”