Sâffât Sûresi 155 - 182. Ayetler
155. Hiç düşünmüyor musunuz?
156. Yoksa açık bir kanıtınız mı var?
157. Eğer gerçekten doğru sözlü iseniz belgenizi getirin.
158. Onlar Allah ile görülmez varlık türleri arasında da bir soy birliği yakıştırdılar. Oysa bu varlıklar iyi biliyorlar ki kendileri de mutlaka hesap yerine götürüleceklerdir.
159. Allah, onların isnat ettikleri niteliklerden uzaktır.
160. Allah’ın samimi kulları başkadır (onlar gibi davranmazlar).
161-162. Siz ve taptıklarınız; hiçbiriniz onu (samimi kulu) Allah’a inancı hususunda saptıramazsınız.
163. Ancak cehennemi boylayacak olan başka.
164. (Putperestlerce Allah’ın kızları sayılan melekler şöyle derler:) “Bizim her birimizin mutlaka belli bir yeri vardır.
165. Biz mutlaka (o yerlerde) saf tutarız.
166. Ve biz, kuşkusuz Allah’ı tesbih ederiz.”
167. O putperestler hep şöyle derlerdi:
168. “Elimizde öncekilerden gelmiş bir kitap bulunsaydı;
169. Elbet biz de Allah’ın hâlis kulları olurduk.”
170. Ama şimdi bu kitabı (Kur’an) inkâr ediyorlar! Yakında her şeyi öğrenecekler!
171. Andolsun ki elçi olarak gönderdiğimiz kullarımıza geçmişte söz vermiştik:
172. Zafere mutlaka onlar ulaşacaklar.
173. Galip gelenler kesinlikle bizim ordumuz olacak.
174. (Ey resulüm!) Şimdi sen bir süre için o inkârcıları kendi hallerine bırak.
175. Hallerini gör onların; ileride kendileri de görecekler!
176. Azabımızın çabuklaştırılmasını mı istiyorlar?
177. İstedikleri başlarına geldiğinde (önceden) uyarılmış olanların sabahı çok kötü olacaktır!
178. Evet, sen bir süre için onları kendi hallerine bırak.
179. Ve hallerini gör; ileride kendileri de görecekler!
180. Mutlak izzet sahibi olan rabbin, onların yakıştırdığı nitelemelerden münezzehtir.
181. Bütün peygamberlere selâm olsun!
182. Ve âlemlerin rabbi olan Allah’a hamdolsun.