Nâzi’ât Sûresi 15 - 46. Ayetler

15.   Sana Mûsâ’nın haberi geldi mi?

16.   Rabbi ona kutsal vadi Tuvâ’da şöyle seslenmişti:

17.   “Firavun’a git! O hakikaten azdı.”

18-19. Ona de ki: “Arınmayı ve seni rabbinin yoluna iletmemi ister misin? Böylece O’na saygılı davranırsın.”

20.   Ve Mûsâ ona en büyük mûcizeyi gösterdi.

21.   O ise hemen yalanladı ve karşı çıktı.

22.   Sonra dönüp gitti.

23.   Derhal adamlarını toplayıp seslendi:

24.   “Ben sizin en yüce rabbinizim!” dedi.

25.   Allah da ona ibretlik dünya ve âhiret cezası verdi.

26.   Elbette bunda Allah’a itaatsizlikten korkanların alacağı büyük bir ders vardır!

27.   (Ey inkârcılar!) Sizi yaratmak mı daha zor yoksa göğü yaratmak mı? Onu Allah bina etti.

28.   Onu yükseltip kusursuz biçimde düzenledi.

29.   Gecesini kararttı, gündüzünü aydınlattı.

30.   Bundan sonra da yeryüzünü yayıp döşedi.

31.   Oradan su ve bitkiler çıkardı.

32.   Dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.

33.   Hepsi sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için.

34.   O büyük felâket (kıyamet) geldiğinde;

35.   O gün insan yapıp ettiklerini iyice hatırlayacak;

36.   Ve görecek olanlara cehennem açık bir şekilde gösterilecektir.

37-38. Azgınlık yapan ve dünya hayatını âhirete tercih eden kişi;

39. Cehennem işte onun için tek barınaktır.

40-41. Rabbinin huzurunda (hesap vermekten) korkan ve nefsine kötü arzuları yasaklayana gelince, onun barınağı da şüphe yok ki cennetin ta kendisidir.

42.   “Ne zaman gelip çatacak?” diye sana kıyameti sorarlar.

43.   Sen onun hakkında ne söyleyebilirsin ki!

44.   Onun hakkındaki nihaî bilgi rabbine aittir.

45.   Sen ancak ondan korkanları uyarırsın.

46.   Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti veya onun kuşluğu kadar kaldıklarını sanırlar.